19 Haziran 2013 Çarşamba

Hadi gel!

Bir çocuk izleyin ya da bir kedi. Ağaç da olabilir belki. Hadi sizi mi kıracağım, yetişkin de olur. İzleyin, inceleyin şöyle uzaktan. Yakından da olur.

Şimdi ben diyorum ki bir insanı, bir hayvanı, doğayı, sanatı inceledikçe göreceksiniz ki aslında o sizsiniz. Kendinizden bir şey mutlaka bulacaksınız. Bazen zaten sizde var olduğunu bildiğiniz bir şeyi, bazen var olduğunu bilmediğiniz; ama aslında var olan bir şeyi, bazen hiç var olmayanı, eksikliğinizi bulacaksınız. Neden mi böyle düşünüyorum? Şöyle anlatayım; şimdi hepimiz aynıyız diyoruz. Peki, ne demek bu aynı olmak?

Herkesin aynısı kendine tabii. Benim tanımım der ki aynı olmak aslında tek olmaktır, bir olmaktır. Ben sana baktığımda kendi gözlerimle görürüm belki seni; ama sadece gözlerimle görmem, sadece fiziksel özelliklerini de görmem. Ruhunu da görebilirim izin verdiğin ölçüde. Ruhumla da görürüm. Geçmişini de görürüm belki kendi geçmişimi de katarak. Umutlarını da görürüm kendi umutlarımla. Acını da görürüm. Belki ben de yaşamışımdır. Hissettiklerini sen gibi hissedemem belki; ama ben gibi hissederek anlamaya çalışırım. Anlarım da bazen; çünkü sen aslında bensindir, ben de senimdir zaten.

İkimiz de Tanrı'dan geliriz. Tanrısal özelliklerimiz vardır. Belki farkındayızdır, belki değilizdir. İkimiz de birçok şey yapabiliriz, hem ayrı ayrı hem birlikte. Birlikte büyürüz mesela, birlikte ağlar güleriz. Şarkı söyleriz. Sonra o şarkı sana bir şey hissettirir, bana bir şey hissettirir. Gözümüzün önüne anılar getirir. Anılarımız farklı olabilir, hissettiklerimiz de; ama paylaşarak birbirimizin hislerini öğrenebiliriz. Sonra bir de birbirimizin gözünden görmeye çalışarak söyleriz o şarkıyı. İşte o zaman anlayabiliriz birbirimizi. Yani aslında aynı olmak anlamaktır benim için. Dinlemektir. Saygı duymaktır sana, yani aslında belki de kendime; çünkü sen aslında bensindir, ben de senimdir zaten.

Gel paylaşalım, gel barışalım birbirimizle, yani aslında kendimizle. Gel sevelim, çok sevelim. Gel şarkı söyleyelim. Gel birlikte büyüyelim, birlikte çocuk kalalım. Gel anlayalım birbirimizi. En azından deneyelim. Belki ne kadar muhteşem bir BİR olduğumuzu o zaman daha iyi fark ederiz. Hadi gel!